Akıllı evler bizden akıllı olabilir
PIR dedektörü ile çalışan ve lamba yakan devreyi hatırlarız. Otomatikman yanan lamba basit fakat o kadar da etkili bir hırsız alarmı olarak çalışıyordu. Aynı sistemi bir bina içine de kurduğumuzda apartman otomatı olarak çalışıyor ve merdivenleri aydınlatıyordu.
PIR dedektörlü otomatikman çalışan bu devreyi kameralı hale getirirsek ve bir denetçi bir yazılımla bir bilgisayara bağlarsak insan yüzlerini de analiz edebilir ve size selam dahi verebilir. Apartman içindeysek, dairemize ilerlerken bir hologram da oluşur, günümüzün nasıl geçtiğini sorabilir.
Yukarıda bahsettiğimiz kısa kurgu, akıllı ev kavramının hayatımıza nasıl hızlı girebileceğini de anlatmaya çalışıyor. “Otomatik” kelimesi “akıllı” kelimesine nasıl dönüşür ve dönüşmeye devam eder, bunun hakkında da bir işaret veriyor.
Daha da ileri seviye “akıllı” ortam-ev-iş yeri fikirleri aslında çok daha eski zamanlardan beri vardı. Çip teknolojisi ve hemen yanı sıra yazılım teknolojilerinin hızlı ilerleyişi, akıllı ev-işyeri fikirlerimizi geliştirmemize önemli bir destek veriyor.
Akıllı ev denilince akla ilk gelen şeyler şunlar:
Bir görüntülü-dokunmatik panel, İletişim protokolleri, sensörler ve transdüserler, kontrol elemanları, yazılım.
Yani herhangi bir firmanın üretimi olan bir akıllı ev sistemi, başka bir firmanın akıllı ev sistemi ile yapısal olarak benzerlik gösterir ve benzer elemanlardan oluşur. Akıllı ev sisteminin temel bileşenleri modüler olarak üretilebilir ve lego mantığıyla birleştirilebilir olduğu için akıllı ev sisteminin çapı da müşterinin isteği doğrultusunda genişleyebilir.
Akıllı ev sistemlerinin temel bileşenleri bir standart etrafında birleşebilir. Fakat Ev programlama kavramı da ortaya çıktığı için, bir ev için yazılan akıllı ev yazılımında ortak standartlar olmayabilir. Temel bileşenleri ortak fakat yönetilebilirlikleri bir yazılıma bağlı olduğu için, farklı seviyede iyi çalışan akıllı evlerle karşılaşabiliriz. Bu noktada, “en akıllı ev” denen kavramın gelişmesini sağlayan şeyin müşteri geri-dönüşleri olduğunu anlayabiliriz.
Akıllı eve sahip müşterinin, kendi evini programlayabilmesi mümkün hale gelecektir. Çok seçenekli bir sistemden belirli seçenekleri seçmek şeklinde değil, müşterinin yeni seçenekler üretilebilmesi yazılımsal ve temel akıllı ev modülleri sayesinde mümkün olacaktır.
