IoT(Internet of Things) Teknolojilerinin Hayvanlara Uygulanması

IoT kavramı canlı ve cansız her şey içine alır. Nesnelerin internetinde, bildiğimiz internet kavramından daha öte uygulamalar geliştirilebilir. Bildiğimiz anlamıyla internet, web 3.0 ile birlikte nesnelerin interneti boyutuna da geçmiştir. Klasik bilgi, beceri, iletişim, üretim gibi kavramları bir bütün haliyle yeniden gelişme yoluna girdi.

İzlenebilirlik, yönetilebilirlik ve veri tabanı kavramları da çip ve yazılım teknolojilerinin gelişimi doğrultusunda ilerliyor. Hedeflerimiz temelde ekonomik-finansal olmakla birlikte, insanlar ve diğer canlılar için daha yaşanılası bir dünya oluşturmak da teknoloji ile uyumlu hale gelmekle mümkün gözüküyor. İnsan ve diğer canlıların sağlıklı bir dünyada var olmaları dünyanın sağlığı için temel şarttır. Yani dünyanın sağlığı, insan ve diğer canlıların sağlığı demekse, insanların-diğer canlıların sağlığı da dünyanın sağlıklı olması demektir.

IoT kavramı tam olarak ortaya çıkmadan önce canlı ve cansız öğelerin izlenmesi, belli nitelik ve niceliklerin analiz edilmesi  daha sınırlı şekilde vardı. İş yerlerinde ve daha çok fabrikasyon ortamlarda RFID teknolojileri malzeme, ürün, personel takibi gibi uygulamaları mümkün kılıyordu. RFID kartlar farklı fiziksel şekillerde de üretilebiliyor. Örneğin implant şeklinde üretilen RFID uygulamaları günümüzde hala varlar.

RFID çiplerine fiziksel ek bileşenler eklenerek(örneğin farklı sensörler) ve ağ-internet iletişim protokolleri(wi-fi, bluetooth, Li-Fi vb. ) ile, canlı ve cansız her nesne IoT haline getirilebilir.

İnsanların dışındaki canlılara bu IoT nesneleri takılarak web-bulut serverlara bağlantıları gerçekleştiğinde isteyebileceğimiz her uygulamayı-yazılımı gerçekleştirebiliriz. Uygulama yapılacak canlılar gruplara ayrılabilir. Bir ormanda yaşayan hayvanlar, bir hayvan çiftliğinde yaşayan hayvanlar, bir hayvanat bahçesindeki hayvanlar, evlerde yaşayan evcil hayvanlar için IoT uygulamaları gerçekleştirilebilir.    

Elbette, bir IoT evreninde IoT haline gelmiş canlıların yanı sıra çevresel unsurlar da vardır. Çevresel unsurlar da birer IoT haline getirilebilir. Örneğin, bir hayvan çiftliğinde hayvanların yaşadığı fiziksel mekanlardaki zeminin durumu-sıcaklığı, havadaki gazların yüzdelik oranları gibi nicelikler de gözlenmek istenebilir. O halde, fiziksel ortamlar da birer IoT nesnesi haline getirilebilir.

IoT nesnelerinde en önemli bileşenler aslında sensörlerdir. Sensörlerin çeşitliliği, ölçebileceğimiz verilerin çok çeşitli olmasını sağlar. Bir hayvana takılan IoT çipindeki çok farklı sensörler, hayvan hakkında çok detaylı veri almamızı sağlar. Vücut sıcaklığı, nabız, sinirsel aktiviteler, kandaki kimyasal değişimler gibi niceliklerin ölçülebilmesi, çok daha ileri seviye gözlem ve kontrol fonksiyonu sağlar. Bunun gibi çok detaylı sensör verileri sürdürülebilir hayvancılık için önemli veriler sağlar. Örneğin, her hayvanın sağlık durumunun sürekli gözlem altında olması salgın benzeri felaketleri önleyebilir. Veterinerlik hizmetleri uzaktan, internet üzerinden sunulabilir. Bir bölgedeki tüm hayvan çiftliklerindeki nicelikler her an gözlem altında olduğu için hızlı ve sağlıklı ekonomik ve  bilimsel araştırmalar ve değerlendirmeler yapılabilir.

Görüldüğü gibi, IoT teknolojilerinin şu anki gelişim seviyesi fikirsel olarak pek çok olanağı bize sunuyor. Bir önceki paragrafta verdiğimiz örnekleri, vahşi yaşamdaki, hayvanat bahçelerindeki veya insanlarla yaşamaya alışmış evcil hayvanlar için de düşünebiliriz. Ve, elbette, hayvanların çevresel şartları içinde yer alan diğer IoT-nesneleri de unutmamak gerekir.